İmparator ve Pinokyo Sarayda

Bir zamanlar, uzak diyarlarda kocaman bir imparatorluk varmış. Bu imparatorluğun çok iyi kalpli, adaletli ve cesur bir imparatoru varmış. İmparatorun en büyük hayali, dünyadaki bütün çocukların mutlu olmasıymış. Ama o zamanlar, krallıkta garip olaylar yaşanıyormuş. Ormanda yaşayan kötü niyetli yedi başlı dev, insanları korkutuyor, köyleri tehdit ediyormuş.

Bir gün, imparator sarayında otururken, yanında duran eski bir ahşap kukla gözüne çarpmış. Bu kuklanın adı Pinokyoymuş. Pinokyo, yıllar önce sihirli bir perinin dokunuşuyla hayat bulmuş ama çok meraklı ve biraz yaramazmış. İmparator Pinokyo’ya dönmüş:

“Sevgili Pinokyo, o yedi başlı dev yüzünden krallığımızda huzur kalmadı. Onları durdurabilecek birini bulmalıyız. Senin cesaretin ve aklın bu iş için çok uygun. Yanıma gel, sana özel bir görev vereceğim.”

Pinokyo, büyük bir heyecanla kabul etmiş. İmparator ona sihirli bir değnek vermiş. Bu değnek, sadece cesur ve iyi yürekli kişilerin elinde sihir yapabilirmiş.

“Bu sihirli değnekle, sen ve seninle gelecek olan dostların devlere karşı savaşacaksınız,” demiş imparator.

Pinokyo yola koyulmuş. Ormanda ilerlerken, uçan halıya binmiş ve sihirli lambayı bulmak için uzak diyarlara uçmuş. Sihirli lamba, içinde güçlü cinlerin yaşadığı bir hazineliğe saklanmış.

Lambayı bulduğunda, içinden kocaman, ama çok nazik bir cin çıkmış. Cin ona şöyle demiş:

“Pinokyo, eğer bana iyi davranırsan, sana yedi başlı devleri yenmen için güç vereceğim.”

Pinokyo nazikçe teşekkür etmiş ve cin ona devlerin zayıf noktalarını göstermiş. Artık Pinokyo sihirli değnek, uçan halı ve sihirli lambadan aldığı güçlerle donanmıştı.

Ormana döndüğünde, perilerle karşılaşmış. Periler, ormanın koruyucularıymış ve Pinokyo’ya yardım etmeye karar vermişler. Onlar, sihirli tozlarıyla Pinokyo’yu ve dostlarını görünmez yapabiliyorlarmış.

Birlikte, yedi başlı devin inine doğru ilerlemişler. Devler çok korkunç ve güçlüymüş, ama Pinokyo’nun sihirli değneğiyle perilerin sihirli tozları birleşince devlerin güçleri zayıflamaya başlamış.

Uzun bir mücadeleden sonra, Pinokyo, imparatorun cesaretini ve iyiliğini hatırlayarak devlerin en zayıf başını vurmuş. Devler yavaş yavaş küçülmüş, en sonunda ise dostça ormanı terk etmişler.

İmparatorluğa huzur geri dönmüş, çocuklar yeniden gülmüş. İmparator, Pinokyo ve sihirli dostlarını büyük bir şölenle ödüllendirmiş.

Ve o günden sonra, Pinokyo ile periler, cinler, uçan halı ve sihirli lamba, imparatorluğun koruyucuları olmuş. Onların hikayesi nesilden nesile anlatılmış ve herkes cesaretin, iyiliğin ve dostluğun önemini hatırlamış.

Masalı Hemen Paylaşın!